Çetinler Kereste İnşaat Akyazı
Batakköylü Düğün Salonu

24 Temmuz'un anlamı

11-07-2020 09:33:29 - TÜRKİYE
24 Temmuz'un anlamı

Ayasofya’da ilk namazın kılınacağı 24 Temmuz tarihinin, Türkiye için farklı bir önemi var. 24 Temmuz 1923’te Lozan’a imza atılmıştı.

Özgür Adımlar
Danıştay'ın kararı ile Ayasofya'nın müze statüsünden çıkmasının ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklamalarda bulundu.
 
Erdoğan yaptığı açıklamada, Ayasofya'nın 24 Temmuz Cuma günü ilk namazla açılacağını duyurdu.
 
LOZAN ANLAŞMASININ YILDÖNÜMÜ
24 Temmuz tarihinin seçilmesi de dikkat çekti. 24 Temmuz 1923 Lozan Barış Anlaşması'nın yıldönümü.
 
Lozan Antlaşması, 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'nin Lozan şehrinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle Britanya İmparatorluğu, Fransız Cumhuriyeti, İtalya Krallığı, Japon İmparatorluğu, Yunanistan Krallığı, Romanya Krallığı ve Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı (Yugoslavya) temsilcileri tarafından, Leman Gölü kıyısındaki Beau-Rivage Palace'ta imzalanmış barış antlaşması.
 
LOZAN'DA ALINAN KARARLAR
Irak Sınırı: Musul üzerinde antlaşma sağlanamadığı için, bu konuda Birleşik Krallık ve Türkiye Hükûmeti kendi aralarında görüşüp anlaşacaklardı. Bu anlaşmazlık Musul Sorunu'na dönüşmüştür.
 
Türk-Yunan Sınırı: Mudanya Ateşkes Antlaşması'nda belirlenen şekliyle kabul edildi. Meriç Nehri'nin batısındaki Karaağaç istasyonu ve Bosnaköy, Yunanistan'ın Batı Anadolu'da yaptığı tahribata karşılık savaş tazminatı olarak Türkiye'ye verildi.
 
Adalar: Midilli, Limni, Sakız, Semadirek, Sisam ve Ahikerya adaları üzerinde Yunan hakimiyeti hususunda Osmanlı Devleti'nin imzalamış olduğu 1913 tarihli Londra Antlaşması ve 1913 tarihli Atina Antlaşması'nın adalar hakkındaki hükümleri ve 13 Şubat 1914 tarihinde Yunanistan'a bildirilen karar, adaların askeri gayelerle kullanılmaması şartıyla aynen kabul edilmiştir. Anadolu kıyısına 3 milden az mesafede bulunan adaların ve Bozcaada, Gökçeada ile Tavşan Adaları üzerindeki Türk hakimiyeti kabul edilmiştir.
 
Osmanlı Devleti tarafından Uşi Antlaşması ile 1912 yılında İtalya'ya geçici olarak bırakılan On İki Ada üzerindeki bütün haklardan on beşinci maddeyle İtalya lehine feragat edilmiştir.
 
Türkiye-İran Sınırı: Osmanlı İmparatorluğu ile Safevî Devleti arasında 17 Mayıs 1639'da imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması'na göre belirlenmiştir.
 
Kapitülasyonlar'ın tamamı kaldırıldı.
 
Azınlıklar: Lozan Barış Antlaşması'nda azınlık, Müslüman olmayanlar olarak belirlenmiştir. Tüm azınlıklar Türk uyruklu kabul edildi ve hiçbir şekilde ayrıcalık tanınmayacağı belirtildi. Antlaşmanın 40. maddesinde şu hüküm yer almıştır: "Müslüman olmayan azınlıklara mensup Türk uyrukları, hem hukuk bakımından hem de uygulamada, öteki Türk uyruklarıyla aynı işlemlerden ve aynı güvencelerden yararlanacaklardır. Özellikle, giderlerini kendileri ödemek üzere, her türlü hayır kurumlarıyla, dinsel ve sosyal kurumlar, her türlü okullar ve buna benzer öğretim ve eğitim kurumları kurmak, yönetmek ve denetlemek ve buralarda kendi dillerini serbestçe kullanmak ve dinsel ayinlerini serbestçe yapma konularında eşit hakka sahip olacaklardır." Batı Trakya'daki Türklerle, İstanbul'daki Rumlar dışında, Anadolu ve Doğu Trakya'daki Rumlar ile Yunanistan'daki Türkler'in mübadele edilmeleri kararlaştırıldı.
 
Savaş tazminatları: İtilaf Devletleri, I. Dünya Savaşı nedeniyle istedikleri savaş tazminatlarından vazgeçtiler. Türkiye, tamirat bedeli olarak Yunanistan'dan 4 milyon altın talep etti ancak bu istek kabul edilmedi.
 
Bunun üzerine 59. maddeyle Yunanistan savaş suçu işlediğini kabul etti ve Türkiye tazminat hakkından feragat etti ve sadece savaş tazminatı olarak Yunanistan, Karaağaç bölgesini verdi.
 
Osmanlı'nın borçları: Osmanlı borçları, Osmanlı İmparatorluğu'ndan ayrılan devletler arasında paylaştırıldı. Türkiye'ye düşen bölümün taksitlendirme ile Fransız frangı olarak ödenmesine karar verildi. Düyun-u Umumiye idare heyetinde bulunan yenik Alman İmparatorluğu ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu devletlerinin temsilcileri idare kurulundan çıkartılmış ve kurumun faaliyeti devam ettirilerek antlaşmayla birlikte yeni görevler verilmiştir. (Lozan Barış Antlaşması madde 45,46,47...55, 56).
 
Boğazlar: Boğazlar, görüşmeler boyunca üzerinde en çok tartışılan konudur. Sonunda geçici bir çözüm getirilmiştir. Buna göre askeri olmayan gemi ve uçaklar barış zamanında boğazlardan geçebilecekti.Boğazların her iki yakası askersizleştirilip, geçişi sağlamak amacıyla başkanı Türk olan uluslararası bir kurul oluşturuldu ve bu düzenlemelerin Milletler Cemiyeti'nin güvencesi altında sürdürülmesine karar verildi. Böylece Boğazlar bölgesine Türk askerlerinin girişi yasaklandı. Bu hüküm, 1936 yılında imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile değiştirilmiştir.
 
Yabancı okullar: Eğitimlerine Türkiye'nin koyacağı kanunlar doğrultusunda devam etmesi kararlaştırıldı.
 
Patrikhaneler: Dünya Ortodokslarının dini lideri durumundaki patrikhanenin Osmanlı Devleti zamanındaki bütün ayrıcalıklarının kaldırılarak sadece dinî işleri yerine getirmek şartıyla ve bu hususta verilen sözlere güvenilerek İstanbul'da kalmasına izin verildi. Ancak antlaşma metnine patrikhanenin statüsü hususunda tek bir hüküm konulmadı.
 
Kıbrıs: Osmanlı Devleti Ruslara karşı İngilizleri yanına çekebilmek için 1878 yılında Kıbrıs'taki hakları saklı olmak şartıyla geçici olarak Kıbrıs'ı Birleşik Krallık idaresine vermişti. Birleşik Krallık I. Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine 5 Kasım 1914'te Kıbrıs'ı topraklarına kattığını resmen açıkladı. Osmanlı Devleti bu kararı tanımadı. Türkiye Lozan Antlaşması'nın 20. maddesiyle Kıbrıs'taki Birleşik Krallık egemenliğini kabul etti.
 
Kaynak: AA
Marmara Göz
24 Temmuz'un anlamı
UB Group

YORUM YAZ

ADINIZ SOYADINIZ:
YORUMUNUZ:
Ozturk 4 yıl önce2020-07-12 11:20:39

Yan tarafta Sultanahmet'i doldurmayacaksın, Ayasofya'yı dolduralım diyeceksin. Bu oyunlara gelmeyelim. Bunların hepsi tezgah." Sayın Cumhurbaşkanımız gecen sene mart ayında bunu söylemişti ben şuan gerildim. inşallah tezgaha gelipte açılmamıştır ayasofya

0
-0
Ozturk 4 yıl önce2020-07-12 11:10:19

Hiç biseyi okumayan halkımız lozanı haberde yine okumadı bence bize yarayan anlasmayı yırtıp atmak neden istenir anlamıs degilim. Şimdi ayasofya cami oldu peki bizim camılerımızı kılıse yaparlarsa. Müslümanlara baskılar başlar dinlerini yaşamasını engellenirse. ne gerek var orda camiye diyen reis ti

0
-0
Muammer Okur 4 yıl önce2020-07-11 19:16:04

İnanın çok merak ediyorum siz ne içiyorsunuz? Neyin kafasını yaşıyorsunuz? Kininiz nefretiniz kime? Size tavsiyem lozan antlaşmasından sonra ingiliz gazetelerinin attığı başlıkları bi okuyu verin ve bu haber sayfasında yayınlayın,

0
-0
Vatandaş Kemal 4 yıl önce2020-07-11 13:56:51

Yani Allah aşkına hangi hislerle yazdınız anlamıyorum. Ne demek Lozanı yırtıp atmak? Lozan ı yırtıp atmak isteyenler Batılı Haçlı emperyalizmi ve Bizans özlemi içindeki Yunanlılardır. Pes doğrusu. Bu konuda Akyazida tek başvuru kaynağı benim. Sorun bana size Lozanı detaylı anlatayım.

2
-1
Yorumcu 4 yıl önce2020-07-11 11:35:15

Yırtalım da sevre mi dönelim? Bu yazının amacı ne

2
-1
eleman 4 yıl önce2020-07-11 09:46:36

haberi okudum. lozan antlaşması tr nin lehine bir antlaşma gibi duruyor. neden yırtıp atalım. siz kendiniz diyorsunuz bu bir antlaşma. sözleşme değil ki süreli olsun. yani vakti de gelmemiş. ayrıca lozan ile ayasofya arasındaki bağ nedir onu da anlamadım. daha geniş, aydınlatıcı haberler bekliyoruz

1
-1
En popüler bebek isimleri belli oldu
1 / 15
Yıldız Oyun Gezegeni

YAZARLARIMIZ

   

EN ÇOK OKUNANLAR

EN ÇOK YORUMLANANLAR

AKYAZI HABER

Arşiv Haber Arama

Networks