Ulu Allah (c.c) yeryüzünü yarattığında yeryüzü sallandı. Bu defa dağları yaratarak yerin üzerine çaktı, yer de durdu. Bu duruma şaşan meleklerle Allah (c.c) arasında şu konuşma geçer:
Melekler:
Rabbimiz, dağlardan daha sert başka bir yarattığın yok mu?
Allah (c.c):
Evet, var: Demir.
Melekler:
Rabbimiz, demirden daha sert başka bir yarattığın yok mu?
Allah (c.c):
Evet, var: Ateş.
Melekler:
- Rabbimiz, ateşten daha serti yok mu?
Allah (c.c):
Evet, var: Su.
Melekler:
Rabbimiz, sudan daha serti yok mu ?
Allah (c.c):
Evet, var: Rüzgâr.
Melekler:
Rabbimiz, rüzgârdan daha serti yok mu?
Allah (c.c):
-Evet, var: İnsanoğlunun sağ elinin verdiğini sol eli görmiyecek derecede gizlilik içinde verdiği sadakadır.
Gerçekten Allah (c.c) yolunda sadak vermek, sallanan yeryüzünü durduracak derecede büyük İyiliktır. Fakat ne var ki sadaka vermenin Allah (c.c) katında kabul olmasını sağlıyan bir takım şartları yerine getirmek gerekir. Işte şimdi sadakanın kabul olmasını sağlıyan şartları sıralıyalım:
1. Gizli vermek.
2.Başa kakmamak.
3.Malın en iyisini vermek.
4.Güler yüzlü olmak.
5.Layık olana vermek.
Sadaka veren kimse bunu gerçekten hak edenlere vermelidir. Zekat ve sadaka verilmesi caiz olan kimseler de;
Kendini Allah (c.c) yoluna adayan muhtaç din adamları ve yoksul müminlerdir. Hak edenlere verilen yardımlar nur olur verenin kalbini nurlandırır. Hak etmeyenlere verilen yardımlar ise zulmet olur ve verenin kalbinde zulmet olur.
Rabbim her şeyi usulüne göre yapmayı nasip eylesin. Amin