Fatiha suresi ile diğer bir sureyi ezber yapmak vaciptir. Hafızlık ise islam milleti için farz-ı kifayedir.
Hafızlık yapmak isteyen kimse hafızlığa başlamadan önce, namaz caiz olacak kadar Kur'an ezberlemiş olması, iman ve islam şartlarını, helal ve haramlar hususunda bilinmesi farz-ı ayn olan ilmihal bilgilerini bilmesi lazımdır. Bu farz-ı ayn’ları öğrendikten sonra hafızlığa başlayabilir, çünkü hafızlık farz-ı kifaye’dir.
Kur'an-ı Kerim'i namaz dışında Kur'ana bakarak okumak, ezber okumaktan faziletlidir. Çünkü kur'ana bakmakta'da ayrı bir sevap vardır. Kur'an-ı Kerim okurken abdestli olarak ele almak, guzel elbiseler giymek ve kıbleye karşı diz üstü oturmak, önce "euzü-besmele ve fatiha" okumak ve sonunda yine fatiha okumak müstehaptır. Çünkü Fatiha-i Şerife Kur'an-ı Kerim'in anahtarıdır.
Kur'an-ı Kerim temiz yerlerde, avret mahalli örtülü ve kur'an dinleyecek vaziyette bulunan kimselerin yanında yüksek sesle okunabilir. Başka işler ile uğraşan kimselerin yanında Kur'an-ı Kerim okunmamalıdır.
Herkesin Kur'an-ı Kerim'i okumaktan alacağı feyiz ve mükafat, niyet ve ihlası nispetindedir. Kur'an-ı Kerim okumak nafile ibadetten, dinlemek ise okumaktan faziletlidir.
Kur'an-ı Kerim'i öğrendikten sonra yüzünden okuyamayacak derecede unutmak günahtır. Kur'an-ı Kerim'i okumak gibi, başkasına okutmakta pek büyük bir ibadettir.
Peygamberimiz: "Sizin en hayırlınız Kur'an-ı öğrenip, başkalarına öğretendir" buyuruyor. Kur'an maddi ve manevi, bedeni ve kalbi hastalıkların şifasıdır.
Kur'an-ı Kerim okunmayacak bir hale gelince, temiz bir bez içinde sarılıp ayak basılmayacak temiz bir yere gömülür. Manasını bilmese dahi Kur'an okumak ve dinlemek büyük sevaptır. Kur'an-ı Kerim'i öpmek caizdir. Bu bir hürmet ifadesidir.
Mevlam, bizleri Kur'anı Kerim’in şefaatına kavuşanlardan eylesin. Amin.