Seçim öncesi Akyazı Belediye Başkanı Hasan Akcan’ın söz verdiği önemli projeler arasında bulunan Aksar Tepe Mesire Alanı Restoran Projesi için çalışmalar hız kazandı. Hız kazandı kazanmasına fakat bazı medya ve kesimlerin bu icraatlar rahatsız etmiş olmalı ki geçmiş yıllarda açılmış çukurlar yeni açılmış gibi gösterilerek Akcan, hazine arıyor algısı yapılmaya başlandı.

Yayınlanan fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere çukurların içi dışı çürümüş yaprak dolu ve hiçbir araç izi kalmamış bu yoldan gidilerek çukurların 3-5 yıl önce açıldığı açıkça belli oluyor. Bu fotoğraflarla siyasi algı yapmaya kalkmak milletin aklıyla dalga geçmek demektir. Aksar Tepe’nin yıllardır çeşitli efsaneler sebebiyle hazinecilerin hedefinde olmuş ve çukurlarla dolu olduğu beşikteki bebe bile biliyor.

Benzeri Eski başkan Yaşar Yazıcı zamanında da yapıldı. Yazıcı döneminde Akser Tepe civarında şantiye ruhsatı alan firma için algı yapılmış. Hazine arıyor dedikodusu kasıtlı yayılmıştı. Seçimler öncesi yine aynı senaryo, algı operasyonu.

Devlet Hastanesi’ne de Havuz oldu demişlerdi!

Bu dedikoduyu haberlere taşıyanlar geçmiş dönemde Akyazı Devlet Hastanesi inşaatına da algı yapmaya kalkmışlardı.

Devlet Hastanesi temeli atıldığında temele biriken su birikintisi için “ Havuz Oldu", “ Devlet Havuzu”, "Bataklıkta Hastane yapılmaz” gibi manşetlerle hastane inşaatını engellemeye kalkmışlardı.

Akyazı Devlet Hastanesi temeli kazıldığında temelde biriken suyu fotoğraflayan medya manşetler atarak “ Yüzme havuzu mu yapacaksınız” ,"burası bataklık“, "hastanenin temeli yüzme havuzu oldu” şeklinde manşetler atarak algı peşine koşmuş hastanenin Akyazı’ya gelmesini engellemeye çalışmıştı. 

Akyazı’ya hastanenin gelmesinde büyük emeği olan Recep Yıldırım’ın ise fotoğraflarının kafası kesilerek manşetlere taşınmıştı. O haberleri yapanlar şimdi Akyazı Devlet Hastanesi'nden ayrılmaz oldu. Acaba hastaneye girerken o yaptıkları haberleri yazıları hatırlayıp utanç duyuyorlar mı? Bundan 3-5 sene sonra Aksar Tepe’de bu kişiler Aksar Tepe’de çay içerken bu yaptıklarını düşünürler mi?