Aydın Metal
YÖNYAP YAPI
Toprak Turizm

TRUMP’UN TEHDİDİ!..

2018-07-30 10:26:27
1559 OKUNMA

Mehmet TAŞTAN

Ülkemizde tutuklu olan ABD vatandaşı bir papaz var…
Hakkında İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği" gerekçesiyle 15 yıla kadar, "Devletin gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek" suçlamasından 20 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde geçtiğimiz günlerde görülen duruşma sonrası mahkeme tutukluluk halinin devamına hükmetti ve davayı, 12 Ekim 2018 tarihine erteledi.
ABD'li rahip Brunson  FETÖ ile PKK adına suç işlediği ve casusluk yaptığı iddiasıyla suçlanıyor.
Tutukluluk halinin devamına yapılan itiraz sonrası, geçtiğimiz günlerde bu papaz sağlık sorunları gerekçesi ile ev hapsine alındı…
Tamamen hukuken işleyen bir süreç…
ABD Başkanı Trump, Papazın tutuklu kalmasına ve ev hapsinde tutulmasına tepki üstüne, tepki verdi.
"Amerika Birleşik Devletleri, büyük bir Hıristiyan, aile adamı ve harika bir insan olan Pastor Andrew Brunson'ı uzun süredir tutuklu yargılayan Türkiye'ye büyük yaptırımlar uygulayacak. Brunson büyük acı çekiyor. Bu masum inanç adamı hemen serbest bırakılmalı!" 
Benzer bir tehdit de Yardımcısı Pence'den geldi;
"Eğer Türkiye, papaz Andrew Brunson 'ı acil olarak serbest bırakmazsa ve onu evi olan Amerika'ya göndermezse, Amerika Birleşik Devletleri bu masum inanç adamı özgür olana kadar Türkiye 'ye önemli yaptırımlar uygulayacaktır" 
Ne demeli bilmiyorum?
Geçtiğimiz günlerde NATO zirvesinde bir araya gelmediniz mi?
Cumhurbaşkanımıza övgüler yağdırmadınız mı?
Defalarca sizden istenen bir vatan hainine karşı siz saray hayatı yaşatmaya devam edin!
Sonra mahkeme, hukuk, adalet deyin,
Bize gelince de‘derhal bırakın’…
Hayrola Trump Efendi…
Sizde ki hukuk, hukuk ta…
Bizde ki hukuk, guguk mu?
Kusura bakma…
El, pençe önünüzde divan durulan günler geri de kaldı…
Biz Yeni Bir Türkiye’deyiz…
 
SEVMEKDER
 
‘Sevgi Mektebi Derneği’ Adapazarı ilçemizde faaliyet gösteren bir dernek…
İsmi gibi çocuklarımıza sevgi aşılıyor…
Dernek, Milletimizin milli, ahlaki, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren ailesini, vatanını, milletini, dinini seven ve yücelten, yaşadığı topluma karşı sorumluluk duyan, başarılı güzel ahlaklı nesiller yetişmesi için gayret sarfediyor…
Yaz etkinlikleri kapsamında ‘Sevgi Mektebi Kıraathane Sohbetleri ‘adı altında değerli yazarları Sakarya’lılar ve dernekte eğitim alan çocuklarımız ile haftada bir buluşturuyor…
Tarihçi –Yazar Prof.Dr. Ahmet Şimşirgil ve Yazar-Avukat Hayati İnanç beyefendilerin katıldıkları bu buluşmalara bizde katılma fırsatı bulduk…
Program sonrası değerli yazarlarımız ile de kıraathane sohbeti gerçekleştirdik…
Sakarya’lılar gereken ilgiyi göstermese de ,dernekte eğitim alan çocuklar ve aileleri bu buluşmalardan oldukça mutluydular…
Programı ilgili ile takip ederken sordukları sualler ile de konuşmacıları duygulandırdılar…
Perşembe günleri Saat 19.00-2100 arası Adapazarı Belediyesi Orhan Gazi Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliklere katılmayı düşünürseniz sizin için son iki hafta…
Programda emeği geçen ve bizleri de davet eden Sevgi mektebi Derneği yöneticilerine teşekkürler…
 
BAŞKANIN CEMİYETİ
 
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nun oğlu Gani ile Ankara Valisi Ercan Topaca’nın kızı Merve muhteşem düğün töreni ve yoğun davetli katılımı ile dünya evine girdiler.
Toçoğlu ve Topaca aileleri davetlileri kapıda karşıladılar…
 TBMM Başkanı Binali Yıldırım ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ’da düğüne katılarak genç çiftin nikâh şahitliğini yaptılar…
Nikâhı kıyan Başkan Zeki Toçoğlu oldukça mutlu ve heyecanlı idi…
Toçoğlu ve Topaca ailelerinin bu mutlu gününde bizde yer aldık…
 
Nikahta TBMM Başkanı Yıldırım’ın "İtaat et, rahat et. Sen de havaya girme hanım. Sen de peki demesini bileceksin. Birbirinize hiddetlenince 'peki' diyeceksiniz, gül gibi geçinip gideceksiniz." sözleri davetlileri gülümsetirken bolca da alkışlattı…
Genç çiftimize bir ömür boyu mutluluk dileklerimiz ile…
KISSADAN HİSSE
Zatın biri bir hükümdara der ki:
- Sana iyilik edene fazlasını yap, kötülük edene bir şey yapma, onun kötülüğü kendine yeter.
 
Bunu gören biri, bu zatı çekemeyerek hükümdara der ki:
- Bu zat, bana senin nefesinin koktuğunu söyledi.
- Doğru mu söylüyorsun?
- Elbette doğru, yanına yaklaşınca ağzını, burnunu tutarsa sözüm doğru çıkacaktır.
- Bir tecrübe edelim.
 
Bir gün o adam, o zatı yemeğe davet eder ve sarmısaklı yemek yedirir. Sonra da der ki:
- Hükümdarı rahatsız etmemek için ona fazla yaklaşma!
 
Bu zat yine hükümdarın huzuruna girer ve karşısında beklerken, hükümdar tecrübe etmek için adama der ki:
- Yanıma yaklaş!
 
O zat da ağzını, burnunu tutarak hükümdara yaklaşır. Hükümdar kendi kendine, adamın doğru söylediğine inanır ve eline kâğıt kalem alarak bir yazı yazıp, o zata der ki:
- Bu mektubu falan kumandana götür!
 
O zat, mektubu alıp dışarı çıkınca, kendisine yemek yediren adama rastlar. Der ki:
- Elindeki ne?
O zat da, hükümdarın kendi eliyle yazdığı fermanlar genel olarak bir ikram verilmesi gereken yazılar olduğu için der ki:
- Hükümdar bir miktar hediye yazmıştır, onu almaya gidiyorum.
- Ne olur, bu kâğıdı bana ver.
- Buyurun alın!
 
Adam kâğıdı alıp kumandana gider. Yazı tamamen umulanın aksine çıkar. Meğerse hükümdar kâğıda, “Bu kâğıdı getiren adamı cezalandır” diye yazmıştır. Bunu duyan adam, “Bunun sahibi ben değilim, istersen, esas sahibini getireyim” derse de, fayda vermez. Emir yerine getirilir. Ertesi gün aynı zat, yine hükümdarın huzuruna çıkınca, hükümdar der ki:
- Sana dün verdiğim mektup ne oldu?
 
O zat durumu anlatır. Hükümdar sorar:
- Benim nefesimin koktuğunu söylüyormuşsun, doğru mu idi?
- Hayır, böyle bir şey yok.
- Öyle ise neden bana yaklaşınca burnunu kapadın?
- O adam, bana sarmısaklı yemek yedirmişti. Kokusu sizi rahatsız etmesin diye ağzımı kapadım. Böylece burnum da kapanmış oldu.
 
Hükümdar meseleyi öğrenince der ki:
- Kötülük yapan kötülüğünün cezasını buldu.
 
PAZAR TEBESSÜMÜ
 
Öğretmen sınıftaki zeki ama aynı zamanda kıskanç öğrenciye sordu:
 
“Niçin arkadaşlarını çekemiyor, onların yaptıklarını bozup kavga ediyorsun?”
 
Öğrenci:
 
“Çünkü onların beni geçmelerini istemiyorum. En iyi ben olmalıyım!” dedi.
 
Öğretmen masasından kalkıp, eline bir parça tebeşir aldı ve tahtaya bir çizgi çekti. Öğrencinin yüzüne bakıp bu çizgiyi nasıl kısaltırsın diye sordu.
 
Hemen atılan öğrenci, “Çizginin bir parçasını silerim!” dedi. Öğretmen bu cevabı kabul etmedi.
 
Öğrenci biraz daha düşündü ve eliyle çizginin bir bölümünü kapattı. “İşte kısaldı!” dedi. Bu cevap da yanlıştı.
 
Doğru cevabı alamayacağını bilen öğretmen, tahtaya ilkinden daha uzun çizgi çekti ve “Şimdi birincisi nasıl görünüyor?” diye sordu.
 
“Daha kısa” dedi öğrenci ve başını eğdi.
 
 
ÖZLÜ SÖZ
 
Mesele ateşte yanmak değil, mesele bir gönülde yer almaktır, Ekmeği ateşte pişirmek kolay, mesele onu gönülde pişirmektir.
 
 

YORUM YAZ

ADINIZ SOYADINIZ:
YORUMUNUZ:

Diğer Yazıları

Markette hasmını vurmuştu, tutuklandı
1 / 15
BELLONA

YAZARLARIMIZ

   

EN ÇOK OKUNANLAR

EN ÇOK YORUMLANANLAR

AKYAZI HABER

Arşiv Haber Arama

Networks