Sevgili dostlar. İnsanoğlu, kar taneleri gibi birbirine zarar vermeden ilerlese veya yol alsa; inanın hayat o kadar kolaylaşır ve zevkine doyum olmaz. Hayatın bu zevkini  en başta bozan iftiradır, yalandır. Aslında iftira ve yalan; insanın özünü gerçekten daha çok açığa vurur. Ama bunu anlayana kadar ödenen bedel de önemli. Güzel dinimiz İslam, ”Yalan ile iman bir arada barınamaz. ”demiyor mu?
                                               *VİCDANINI KULLANMAYANLAR*
Günlük hayatımızda, siyasette, ticarette ,mahkemede, evli eşler arasında ve ne bileyim insanoğlunun var olduğu her alanda yalan yok mu? Ne yazık ki “var” diyeninizin sesini duyuyor gibiyim. Hele hele sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız. Bunu daha çok siyasette görmekteyiz. Dikkat ederseniz Bir Recep Tayip Erdoğan düşmanlığı var Türkiye’de. Bu yeminli düşmanlık sürüsü içerisinde; ateistinden, milliyetçisine, dindar diye geçinen küsurat partililere kadar, her vicdanını kullanmayanları bulabilirsiniz. Facebook’ta hazır ve beleşten, hiç araştırmadan, muhakeme yapmadan, günde 20- 30 tane peş peşe paylaşımları, buğday harmanı küreğiyle savuran kişileri görüyoruz.
                                                   *TANINDIKÇA KÜÇÜLENLER*
Bu işte vicdanın rolü çok önemlidir. Bu arada, kul hakkını da unutmayalım. İnanın dostlar; vicdan, doğruları bulma noktasında akıldan öndedir. Akıl ve tahsil sahibi nice insanlar var. Vicdanları atıl vaziyette olduğu için maalesef bu noktada acımasız oluyorlar. Ben bu tiplere “Eğitilmiş Vahşi” diyorum. Paylaşımlara veya makalelerime yapılan yorumlara bakınca, insanlığın mayasını sorgulama ihtiyacı hissediyorum. Futbol holiganları gibi, makalelerimize şuursuzca yorum yapanları görüyorum.Böylece, tanıdıkça büyüyenleri ve tanıdıkça küçülenleri görme fırsatını yakalıyorum.
                                         *ZORLUKLAR ZİNCİRLERİ KOPARTIR*
Bu cenaha sesleniyorum. Yoğun bakım ünitesinde beyin ölümü gerçekleşmiş, kalp atışları ve nabzı asgariye düşmüş bu “hastalıklı halden” umut aramayınız. Bu necip Türk Milleti ,yükü dürüstlük olan Ak-Parti kadrolarına güveni artarak devam ettiğini ,bir Kasım seçimleriyle  siz de şahit oldunuz.Bu gidişle bu kadroların başı yere düşmez. Ak Parti’nin başarısı ,aslında sizin başarısızlığınızdan kaynaklanıyor. Çünkü, birileri kaybetmeden, başkaları asla kazanamaz. Benden size bir tavsiye: Bu zor yola, kolay siyasetle çıkmanız en büyük hatanızdır.
                                            * İSİMSİZ KLAVYE ŞÖVALYELERİ*
İsmini yazmaktan çekinen, utanan veya korkan hakaretçi yorumcular. Fikir, düşünce ve bilgi birikiminiz olmadığı için, sadece  tezyif, hakaret ve benzeri yorumlarınızla, Akyazı Sitesi’ne benim yüzümden sitem ediyorsunuz. Klişeleşmiş beyin duvarınızın zarları, belli ki iltihaplaşmış ve ağzınızda ki kusmuk-burnunuzda ki sümükle birleşen, kokuşmuş ifrazat marifetiyle bizlere saldırıyorsunuz. Bizler her türlü eleştiriye açık olduğumuzu bu sitede defalarca yazdık. 

                                              *BURASI ER MEYDANI*             

Bizim gibi düşünmek zorunda değilsiniz. Buna da saygımız sonsuzdur. Eleştiri olmadan ilerlemenin, gelişmenin ve müspet düşünmenin mümkün olmadığının bilincindeyiz. Ancak markası belli olmayan kalitesiz, bozuk ve çürük ürün gibi, isminizi gizleyerek bizlere saygısızca saldırmanıza da izin vermeyiz. Gerekli cevabı en ağır ve acımasızca veririz, veriyoruz da…Bu konuda değerli Sitemiz Yöneticilerinden ricam; hovardaca ve terbiyesizce isimsiz yazı ve yorumları ile bu sayfayı kirletenlere de fırsat verilmemeli. Burası er meydanı. Yırtılmış Kispetinizle Bu sahaya Yakışmıyorsunuz .İftira ve yalanlarınız, bozuk para gibidir. Bozuk para, insanı uzun süre geçindirmez. İlerlemeyi değil, yücelmeyi önceleyen bir fikir yapısı ile ,bundan sonra da yazılarıma devam edeceğim. Ta ki, sizi adam edene kadar. ”Sözüm Söz.”……..Selam ve dua ile……Sadece Allah’a emanet olun.