Kameri aylardan Muharrem ayının onuncu günü, Aşure günüdür.  Bu yıl Aşure günü, Kameri (Hicri) 10 Muharrem 1442, Miladi olarak da 29 Ağustos 2020 Cumartesi günüdür. Bugünde birçok Peygamberin hayatında önemli ve olumlu olaylar vuku bulmuştur. Sahih kaynaklarda zikredildiğine göre; 

 

Bugün, Hz. Adem (as) ’in dünya yüzüne indirilmesine sebep olan hatası için tövbesinin kabul edildiği, Hz. Nuh (as) ’un gemisinin Cudi dağına oturduğu, Hz. İbrahim (as) ‘in Nemrut’un yaktığı ateşte yanmaktan kurtulduğu, Hz. Yusuf (as) ‘un kuyudan çıkarıldığı, Hz. Yakup (as) ’un oğlu Hz. Yusuf (as) ’a kavuştuğu ve ağlamaktan kör olan gözlerinin görmeye başladığı, Hz. Yunus (as) ’un balığın karnından kurtulduğu, Hz. Davud (as) ‘un tövbesinin kabul edildiği,  Hz. Süleyman (as) ‘a saltanat verildiği, Hz. Musa (as) ’nın doğduğu ve kavminin Firavun ’un zulmünden kurtulduğu, Hz. Eyyüb (as) ’ün hastalıktan şifa bulduğu, Hz. İsa (as) ’nın doğduğu ve semaya yükseltildiği gündür. 

 

 Nice Peygamberin hayatında olumlu ve önemli bir yere sahip olan Aşure günü, İslam tarihinde Hz. Peygamberin torunu, Hz. Hüseyin (ra) ve aile fertlerinin 10 muharrem 61’de (10 Ekim 680) Kerbela’da şehit edildikleri bir gün olarak da hatırlanmaktadır. Ve dünyanın sonu olan Kıyamet, rivayetlere göre Aşure günü kopacaktır. Bu sebeple Aşure günü, Peygamberler ve İslam tarihinde önemli bir yere sahiptir.

 

Allah Resulü (sav) "Aşure günü peygamberlerin oruç tuttukları bir gündür. Siz de o gün oruç tutunuz." buyurmuştur. Aşure günü, Yahudilerin de oruç tuttuğu ve saygı gösterdiği bir gündür.  Peygamberimiz (sav), Medine'ye hicret edince, Yahudilerin aşure günü oruç tuttuklarını gördü. Nedir bu? diye sorduğunda, "Bu büyük, hayırlı bir gündür. Bugün, Allah'ın Musa'yı ve İsrailoğullarını düşmanlarından kurtardığı, Firavun'u ve adamlarını suda boğduğu, Musa'nın da buna şükür olarak oruç tutmuş olduğu bir gündür. İşte biz bugün bunun için oruç tutuyoruz." dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz (sav): "Ben Musa'ya ve onun orucunu tutmaya, sizden daha yakın, daha layığım." buyurdu. (Buhari, Savm,69)

 

Peygamberimiz (sav), aşure günü oruç tutmaya hem kendisi devam etti hem de bunu Müslümanlara tavsiye etti ve "Aşure günü orucu bir yılın keffaretidir. Sağ olursam gelecek yıl, dokuzuncu gününü de inşallah oruçlu geçireceğim. Dokuzuncu ve onuncu günü oruç tutup Yahudilere muhalefet ediniz." buyurdu. (İbn Mace, Sıyam 41) 

 

 Ramazan orucu farz kılınınca aşure günü oruç tutup tutmamakta Müslümanlar serbest bırakıldı. Efendimiz (sav): "Aşure günü Allah'ın günlerinden bir gündür. O gün orucunu tutmak isteyen tutsun, bırakmak isteyen de bıraksın." buyurdu.   "Ramazan orucu dışında en faziletli oruç, Allah'ın ayı Muharremde tutulan oruçtur. Farzlar dışında en faziletli namaz da gece namazıdır.  (Müslim, Sıyam, 202)    Bu sebeple Peygamberimizin tuttuğu ve tutmaya niyet ettikleri günleri birleştirerek muharrem ayının dokuzuncu ve onuncu günlerini oruçlu geçirmek müstehaptır. Sadece Aşure günü oruç tutmak, Yahudi ve Hıristiyanlara benzemek olacağından mekruhtur. Aşure günü ile birlikte bir gün öncesi veya bir gün sonrası da oruç tutulursa mekruh olmaz. 

 

AŞURE GÜNÜ YAPILMASI TAVSİYE EDİLEN ŞEYLER;

 

- Tevbe ve istiğfar etmek

- Nafile namaz kılmak (Farz namazlar mutlaka kılınacak)

- Oruç tutmak ( Bununla ilgili yukarıda açıklama yapıldı)

- Akrabayı ziyaret etmek

- Sadaka vermek

- Gusül (Boy abdesti) almak (O kişi ölüm hastalığı hariç hasta olmaz)

- Bir hastayı ziyaret etmek

- Eve az da olsa erzak almak (Sene boyunca bereket olur)

- En az on Müslümana selam vermek

- 1000 kere İhlas suresini okumak

 

AŞURE TATLISININ TARİHÇESİ; Hz. Nuh (as)'un gemisi, Aşure gününde tufandan kurtulup, Cudi dağının tepesine oturmuş, gemidekiler o günü kutlamak istemişler ve geminin ambarında arta kalan erzakı karıştırıp bir aş pişirmişler. İşte aşure pişirme âdeti buradan kalmıştır. (Bundan dolayı halkımız, bu olayı yâd etmek için, değişik tahıllardan bir araya getirerek tatlı pişirmişler ve buna Aşure tatlısı veya Aşure çorbası ismini vermişlerdir.)