Zalimler için yaşasın cehennem

Akyazı Adalet ve Özgürlükler Platformu Adına  Mazlumder Akyazı ŞB. BŞK. Mahmut ALEMDAR yaptığı açıklamada “Yüzyılın en büyük katliamlarından birinin yaşandığı Suriyedeki zulüm tüm dünyanın gözleri önünde cereyan ediyor. Firavun Esad, kentleri bombalıyor, her gün yüzlerce masum insanı katlediyor, tüm bunlar yetmezmiş gibi kendi halkını açlıktan öldürmek için her türlü barbarlığı deniyor.Ortaya çıkan tablo tüm dünyanın kanını donduran bir insanlık suçuna işaret ederken, BM ve uluslararası toplumun diğer aktörlerinin Suriye'deki felakete bir kez daha kulak tıkadıklarına şahit oluyoruz. Rejimin üç yıldan bu yana her türlü silahı kullanarak sistematik bir devlet terörü uygulamasına karşılık, insan haklarının korunmasından sorumlu uluslararası mekanizmalar hiçbir caydırıcı adım atmadı. BM Güvenlik Konseyi’nin ülkedeki kimyasal katliamların soruşturulmasına dahi onay vermediği bir konjonktürde, Cenevre-2 toplantılarından bu konuda somut bir adım beklenmesi zaten mümkün değildi. On binlerce sivilin gözaltı merkezleri, cezaevleri ve hatta hastanelerde en vahşi yöntemlerle katledildiğini ispatlayan belgeler, Uluslararası Ceza Mahkemesini harekete geçirmek için yeterli olmayacak mı?

Gerçekçi olmak gerekirse, rejime destek veren güçler pozisyonlarını değiştirmediği sürece Cenevre-2 görüşmelerinden ne kalıcı bir ateşkes anlaşmasının çıkması, ne de bir geçiş hükümetinin oluşturulması mümkün görünmüyor. Şayet müzakereler başarısızlıkla sonuçlanırsa, Suriye’deki mevcut durum artık tamamen katlanılması imkânsız bir hal alacak. Savaş ve iç çatışmaların boyutu gittikçe derinleşeceği için Suriye halkının zaten korkunç olan insani trajedisi daha da büyüyecek. Mültecilere sınırlarını açan komşu ülkeler ise özellikle ekonomik ve sosyal faturanın altında ezilmeye devam edecek.

Esed rejimi yıkılmadığı ve savaş suçluları Uluslararası Ceza Mahkemesine sevk edilmediği sürece Suriye sorununda bir ilerleme olmayacaktır. BM Güvenlik Konseyi’nin, insan haklarını korumada sergilediği başarısızlık ve isteksizlik göz önüne alındığında, Suriye rejiminin işlediği savaş ve insanlık suçlarının cezasız kalabileceğine dair haklı endişelerin giderilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığının re’sen görevlendirilmesi ve soruşturmanın ivedi olarak başlatılmasına ilişkin Cenevre-2’ de ortak bir karar çıkarılmalıdır. Suriye halkına, insani yardımların acil olarak ulaştırılmasıyla ilgili bir eylem planının Cenevre-2‘ye katılan ülkelerce imza altına alınması sağlanmalı ve rejim güçlerinin insani yardım koridoru açılmasına engel olmayacağı bir mutabakat metni oluşturulmalıdır. Suriyeli mültecilerin güvenliklerinin sağlanması ve barınma koşullarının iyileştirilmesi amacıyla uluslararası toplumun acil olarak yapması gerekenlerin müzakereler süresince ele alınması ve karar bağlanması gerekmektedir. Bütün bunlar aslında temenni edilen konular olsa da bunların gerçekleşme şansı yok denecek kadar az.Bu yüzden Müslüman ve mazlum Suriyeli kardeşlerimizin açlıktan ve zalim esadın bombaları altında can çekişmesini seyretmemek ve insanlık görevimizi yerine getirmek için daha fazla duyarlı olmalıyız. Halkımıza bir kez daha sesleniyoruz.Lütfen suriyeli kardeşlerimize elimizden geldiğince bu zor şartlar altında yardımlarımızı sürdürelim. Kardeşlik hukuku bunu gerektiriyor. Son olarak sözlerimizi şöyle noktalayalım. Zalimler için yaşasın cehennem!” dedi