İlçe Milli Eğitim camiasında görev yapanların asli görevleri çocuklarımıza gençlerimize eğitim ve öğretim vermek olmasına rağmen bazı eğitimciler ve yöneticiler geleceğimiz olan çocuklarımızın boş zamanlarını değerlendirip yeteneklerine göre eğitilmesi için açılması talep edilen kursların açılmaması için ellerinden gelen mazeretleri öne sürmelerine anlam verilmemektedir. Bu yöneticiler bulundukları makamlarda rahat ve refah içinde oturup mesailerini doldurabilmeleri için makam odalarını tadilat yaptırarak göz zevklerini tatmin edebilmeleri için kurum ve devletin paralarını harcayabiliyorlar.

Devletin görev yaptığı kuruma gönderdiği paraları bu yetkililer hizmet dışı kendi egolarını tatmin etmek daha lüks makamlarda oturmak ve göz zevkine göre harcayabilir mi? Yoksa geleceğimiz olan çocuklarımızı sosyal aktivitelerde bulundurarak kötü alışkanlıklardan ve kötü ortamlardan uzak tutmak amacı ile ya da vatandaşlarımızı meslek sahibi yapmak amacı ile eğitilmeleri için gerekli ortamın hazırlanmasına harcanması için mi gönderiyor?

Yoksa kişisel egolarını tatmin etmek için yetkilerini istedikleri gibi bu makamlarda mı kullanıyorlar. Bu kurumların milletin hizmetine sunulmuş kurumlar olduğunu unutuyorlar mı?
Bu davranışları ile kime / kimlere hizmet ediyorlar İlçemizde gençlere yönelik faaliyetler için kurs açmayanlar şunu iyi bilsinler ki Ben o çocukları sizi olmasanız da yıllardır yaptığım gibi yine gerekli tüm imkânlarımı seferber ederek bu çocuklarımıza eğitimi ve çalışmaları yapacağım

Sizin asli görevleriniz arasında olmasına rağmen çeşitli bahanelerle kurs açmamanıza söylenecek tek bir cümle var. Siz gerçekten eğitim ve öğretim için mi bu görevlerde bulunuyorsunuz. Bu makamlarda dilediğiniz gibi davranarak hizmet ettiğinizi mi sanıyorsunuz. Ben tüm imkânlarımı ve zaman ayırarak yaptığım çalışmaları yaparken sizler bu konuda neden ilgisizsiniz.

Siz mi eğitimcisiniz ben mi?

Ülkemizin geleceğini emanet edeceğimiz gençlerimizi sportif faaliyetlerle yetiştirmeye çalışan Siz mi siniz  Ben mi?

Sizin ve sizin gibi düşünenlerin tüm engellemelerinize rağmen bu konuda sorumluluk almayanlar şunu bilmenizi isterim ki;  Ben bu çocuklarımıza ve gençlerimize sporun önemini bilen biri olarak dün olduğu gibi bu gün de sahip çıkarak, Durmak yok üretmeye eğitmeye ve başarıya devam.
Sloganı ile görevimi en iyi şekilde yapacağım. Çünkü ben inanıyorum ki geleceğimizin teminatı bu çocuklarımızdır. 

****
İlçe Başkanlığına Aday Bolluğu

İki dönem genel merkezin desteği ile ilçe başkanı olan Nail Kahveci belediye başkanı olabilmek uğruna görevini yarıda bırakarak Akyazı Belediye Başkanlığı’na aday oldu. Genel merkezin iki defa ilçe başkanlığına aday yapılan Kahveci bu sefer genel merkezden onay alamayarak belediye başkanı olamadı. Ama bu sefer evdeki bulgurdan olmamak için belediye meclis üyesi oldu. Daha sonra belediyenin yan kolu olan Ak Belde şirketine müdür olmak istediğini belirterek meclis üyeliğinden istifa edip Ak şirkete müdür oldu.

Bunları niye mi yazdım? Yerine geçen ve on aydır ilçe başkanlığı görevini yürüten Feyzi Bora’ya 16 Kasım 2014’de yapılacak olan ilçe başkanlığı seçim tekrarı için aday sayısının neden bol olduğunu anlatabilmek için.
 
Ak Parti İlçe Başkanlığı için yapılacak olan seçimde başkan adayı olarak seçime girmek isteyen başta mevcut başkan Fevzi Bora, Abdullah Mert, Kemalettin Öztürk, Eyüp Demirtaş ve meslektaşlarımızdan olan Ferhat Sağlam meydanlara çıkarak Akyazı’nın hak ettiği en iyi hizmeti kendileri getireceğini belirterek genel merkeze kendilerini tanıtmaya çalışıyorlar.
Dikkat edin genel merkeze, delegelere değil!

Delegelerin seçtiği aday değil genel merkezin belirleyeceği aday başkan olacak yani tek liste.

Ak Parti’nin ilk kuruş tarihi olan 2002 yılında o zamanki ilçe başkanı Mehmet Sarı ve Gençlik Kolları Başkanı Engin Eroğlu beni telefonla arayarak yeni parti kurulduğunu belirterek “Arkadaşlarını al gel partiye üye yapalım seçime için çalışalım” demişti. Kendileri sağ sorulabilir. Mehmet Sarı başkanlığında yapılan toplantıda arkadaşlarımızdan biri el kaldırarak 
“Başkanım seçime gireceğiz bindiğimiz gemi denizde batar mı batmaz mı limana çıkar mı çıkmaz mı belli değil bizler parti için Erdoğan için çalışalım çalışalımda bizler ne olacağız” sorusuna.
Mehmet Sarı şu cevabı verdi “Eğer gireceğimiz seçimde tek başına iktidar olursak sizler işe yerleştirileceksiniz” demişti.
Gel görkü hiç kimse işe yerleştirilmedi.

Bundan dolayı ben ve benim gibi Ak Parti davasına gönül ve emek vermiş insanların fikirleri hiç önemli değil. Diğer partilerden istifa ederek Ak Parti’ye katılanlar bir yerlere geldi. Partiye emek verenler dışarıda.  Partinin emektarları bu nedenle kırgın Genel merkez kimi başkan adayı yaparsa yapsın artık vatandaşı veya partilileri ilgilendirmiyor.

SEZAİ YOLCUOĞLU