Bu bayramda sokaklarda bayram şekeri ve harçlık toplayan neşeli çocuk seslerinin yerini sessizlik aldı. Yüzyüze yapılan bayramlaşmalar cep telefonlarından görüntülü bayramlaşmaya dönüştü.
19 salgını kapsamında alınan tedbirler ve uygulamaya konulan kısıtlamalar, ulaşımdan sanayiye, sağlıktan eğitime, üretimden tüketime, ekonomiden dış politikaya kadar birçok alanda hayatı yeniden şekillendirirken, şenlik havasında geçen bayramları da etkiledi.
Ramazanın ardından bayrama kavuşmanın sevincini yaşanırken, bir yandan da bayramı salgının gölgesinde geçirecek olmanın burukluğuhissediliyor.
Salgın, bayram namazı ve kutlamaları ile asırlardır uygulanan aile büyüklerini ziyaret etme ve el öpme, misafir karşılama ve ikramda bulunma, bayramlık kıyafet giyinme, çocuklara şeker ve harçlık verme gibi birçok geleneği bu Ramazan Bayramı'nda sekteye uğrattı.
Camilerdeki toplu ibadet ve faaliyetlere ara vermesi nedeniyle bayram namazı da kılınamadı. Namazın ardından cemaatin birbirleriyle bayramlaştığı, lokum ve şekerlerin ikram edildiği cami avlularında mahzunluk hakim oldu.
Aile büyüklerinin evlerinde toplanıldığı, hem göze hem mideye hitap eden, özenle hazırlanan büyük sofralarda 7'den 70'e tüm aile bireylerinin bir arada yemek yiyip sevincini paylaştığı Ramazan Bayramı, bu yıl buruk geçiyor.
Herkesin kendi evinde çekirdek ailesiyle geçirdiği bu bayramda, sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle bayramların olmazsa olmazı ziyaretler ve el öpme adeti de yapılamıyor.
Bayramın burukluğunu en çok da çocuklar ve yaşlılar yaşıyor. En güzel kıyafetlerini giymek için heyecanla bayramı bekleyen çocuklar, şeker ve harçlık toplayamıyor.
Çocuklarının ve torunlarının gelmesini dört gözle bekleyen ve kalabalık bayram sofralarının mimarı olan yaşlılar ise hayatlarında ilk kez böyle bir bayrama tanıklık ediyor.