Bazı din görevlilerin para satarak para kazandığı yani tefecilik yaptığı iddiaları ortalıkta dolaşıyor bu iddia sahiplerinden birinin verdiği bilgiye göre ilçemizde din görevlisi olan bazı görevlilerin tefecilik yaptığı şeklinde ve buna rağmen görevlerini hiçbir şey yokmuş gibi sürdürüyor olmaları bu iddia sahiplerini rahatsız ediyor
Bilindiği halde cemaatin bu görevlilerin arkasında namaz kıldıklarını vebal altına girdiklerini ancak ilçe müftülüğünün de bu konuda hiç bir şey yapmaması bunları cesaretlendiriyor.

Müftülüğün neden bir yaptırım uygulaması yapmadıklarını sorgulamakta Vatandaşlar hutbeye çıkıp bizlere haram ve helalden bahseden kişilerin tefecilik yaparak para kazanmaları ve bunların din görevlileri olmaları diyanetin ve ilçe müftülüğün bu konuda bir yaptırıma gitmememsi bizleri rahatsız etmektedir denilmekte.
 
Tefecilik hakkında Kuran’ı kerimde ALLAH CC bakara süresi 275. Ayetinde meali _ Tefecilikle para yiyenler, şeytanın çarptığı kimse gibi ayağa kalkarlar.
Bu, onların, 'Tefecilik alışveriş gibidir,' demelerinden ötürüdür.
Hâlbuki ALLAH alışverişi helal, tefeciliği ise haram kıldı.
Kime Rabbinden bir öğüt gelir de vazgeçerse, geçmişte kazandıklarını tutabilir; işi de ALLAH’a kalmıştır.
Devam edenler ise cehennem halkıdır ve orada sürekli kalırlar.

Tefecilik hakkında bir hadisi şerif de peygamberimiz HZ Muhammed Mustafa (S.A.V.) buyuruyor ki: “Miraç gecesi, bir kavme uğradım ki, karınları evler gibi iriydi, bu karınların içi yılanlarla doluydu ve yılanlar dışarıdan gözüküyorlardı  Ben: ‘Ey Cebrail! Bunlar kimlerdir?’ Diye sordum  ‘Bunlar, faiz yiyenlerdir ’ Dedi

İlçe müftüsü bu ayet ve hadisler hakkında doğru olup olmadığını muhakkak kaynağı ile bilmektedir ki kendisine bağlı din görevlilerin hangisi veya hangileri tefecilik yaptığını bilmektedir. İnancı gereği camilere giderek cemaatle namaz kılmaya çalışarak ALLAH ‘a karşı görevini yerine getirmeye çalışanların veberi kimlerde kalmakta.

İlçe müftülüğün bu konuda en kısa zamanda ve hızlı bir şekilde bir çalışma yapması ve onların kazandıklarına sessiz kalarak “ ayette belirttiği gibi (Tefecilik alışveriş gibidir ) diyerek ortak olmamaları için böyle kimseler varsa içlerinden temizlemeye gitmeleri inancı olan insanların ayağının dinen kaymasına engel olmaları gerektiği kanaatindeyim.

DAHA NE KADAR GÖRMEMEZLİKTEN GELİNECEK

Akyazı Batakköy ve küçücek kavşağında hemen hemen her gün yaralanmalı ve maddi hasarlı kazalar bazen de ölümle sonuçlanan kazalar meydana gelmekte. Bu kazaları bizler basında yayınlaması için ve sorumlu kişilerin bu konuya duyarlı olmaları için haber yapılmakta. Ama gelin görün ki hiç kimseden ses çıkmıyor ve herkes sorunu başkasının üstüne yıkıyor.” Bugün git yarın gel” misali.

Batakköy ve küçücek kavşağından geçen yoldan karayolları sorumlu. Kendileri orda sinyalizasyon ya da akıllı kavşak uygulaması yapmaktansa radar konulmasından yana. Yani buradan resmi olarak evet ben sorumluyum ama polis radar koysun diyerek sorumluluğu başkasının üstüne atmakta. Yetkililerden bu kavşaklarda daha fazla yaralanmalı ve ölümlü kazalar olmadan birilerinin canları yanmadan, ocaklar sönmeden bir tedbir almaları gerekmekte. Bu konuda sayın vekiller mi sayın valimi sayın büyükşehir belediyesi mi ilgiler bilmiyorum ama birileri ilgilenmeli diye düşünüyorum.

Sezai YOLCUOĞLU