Merhum başbakana Allahtan rahmet diliyoruz.  12 eylül cuntası gibi 28 Şubat'ın da toplumda açtığı derin yaralar hala kanamaya devam ediyor.Her ne kadar son on yılda gerçekleştirilen reformlarla darbeciler ve darbeye teşebbüs edenler bugün yargı önüne çıkarılsa da askerler ve siviller arasında hala darbeciliği savunan bir zihniyet mevcuttur.Müslüman halkımızın temel hak ve özgürlüklerini çiğneyen,Kuran kursları, imam-hatip liseleri ve ilahiyat fakültelerindeki eğitimi yok etmeye çalışan ve açıkça İslam düşmanlığı yapan cuntacıların başörtüsü zulmü ise ayrı bir trajediye yol açmış,onbinlerce kızımız bu zulmün mağduru olmuştur.Siyasi,ekonomik ve toplumsal hayatımızı paramparça eden 28 Şubat’ın kudretli genereri bugün cezaevlerinden feryat etmekte ve hala utanmadan sıkılmadan mağdur edildiklerini söylemektedir. Görüldüğü gibi darbecilik hastalığı iflah olmaz bir hastalık olduğu için ne 12 Eylülcüler ne de 28 Şubatçılar yaptıklarından pişman görünmemektedir.Asıl sorun da zaten budur.

28 Şubatın baş aktörü demirel paşa paşa keyif sürmekte,o dönemin aktörleri yargılanırken o güniz sokaktaki evinde kahvesini yudumlamaktadır.28 Şubatın silahsız kuvvetleri olan kartel medyasının tetikçileri de serbestçe gezinmekte hatta o tetikçilerin bazıları şimdilerde büyük demokrat pozlarına bürünmektedir.Fakat bizler hafızamızı Allaha şükür yitirmedik,kimlerin bu zalimliklerin başında ve sorumluluk sahibi olduğunu çok iyi biliyoruz.

28 Şubatçıları ve onların zihniyetini bir kez daha lanetliyoruz.28 Şubatın tüm aktörlerinin ayrım yapılmaksızın adil biçimde yargılanmasını ve halka hesap vermesini istiyoruz.

28 Şubatın yıl dönümünde Eskişehir’den gelen bir haber,darbeci ve yasakçı zihniyetin sadece kışlada yaşamaya devam etmediğini ve eğitim kurumlarındaki yasakçı sivil yöneticilerin de bu çarpık zihniyeti sürdürmeye kararlı olduğunu göstermesi bakımından ibret vericidir.Eskişehir Cumhuriyet Anadolu Lisesi’nde sözleşmeli olarak Kur’an-ı Kerim ve siyer derslerine giren Kadriye Ünsal’ın sözleşmesi, başörtülü olduğu gerekçesiyle feshedilmiştir.Okul müdürünün yasağa gerekçe olarak "diğer öğretmenlere kötü örnek oluyorsunuz" ifadesini kullanması ise tam anlamıyla utanç vericidir.Bu köhne zihniyet yüzünden eğitim kurumlarında insan hakları ve özgürlükler ortamı sağlanamamaktadır. Eskişehir’deki bu hukukdışı uygulamanın sorumlularını kınıyor ve bir kez daha 28 Şubatçıların, 12 eylülcülerin yeniden ortaya çıkmaması için tüm halkımızı uyanık olmaya ve haklarına sahip çıkmaya davet ediyoruz.
Gelecek hafta cumartesi saat 12:30’da buluşmak üzere Allah’a emanet

Akyazı Adalet Ve Özgürlükler Platformu Adına
Mazlum der Akyazı sözcüsü
İrfan ALEMDAR