246. Basın Açıklamasında Beraberiz
Akyazı Adalet ve Özgürlükler Platformu Başörtüsüne özgürlük için 246. Basın açıklamasını Gerçekleştirdi.
Ülkemizin son 30 yıldaki bütün imkanlarını, yetişmiş insan gücünü ve ekonomisini tehdit eden en büyük felaket olan PKK terörü ne yazık ki kanlı yüzünü bir kez daha göstermiştir. 18-19 Ekim'de Bitlis ve Hakkari'de gerçekleşen terör saldırılarını herhangi bir gerekçe ile açıklamak mümkün değildir.Bu saldırılar her vatandaşımızın temel hak ve özgürlüklerden eşit biçimde yararlanacağı ve toplumsal barışımızı güvence altına alacağımız yeni anayasa çalışmalarının başladığı gün gerçekleşmiştir. Görüldüğü gibi Türkiye ne zaman kendi kabuğunu kırmak ve sorunlarını çözmek için ilerleme kaydetse mutlaka önüne engeller çıkarılmakta, gizli bir el harekete geçerek bu süreci baltalamaya çalışmaktadır.Ancak ateş düştüğü yeri yakmaktadır.Ülkemizin gençleri şer güçlerinin karanlık emellerine kurban edilmekte ve toplumsal acımız her geçen gün daha da artmaktadır.
Son saldırılar bir kez daha göstermiştir ki, Türk ve Kürt halklarının en büyük düşmanı PKK ve onun uluslararası destekçileridir. Terör örgütünün Kürt-Türk ayrımı gözetmeksizin masum sivilleri hedef alan barbarca eylemleri, ülkemizin kronik sorun alanlarının çözümüne yönelik atılacak önemli adımları engellemeyi amaçlamaktadır. Bu menfur saldırılar aynı zamanda Türkiye’nin bölgesel ve giderek küresel bir güç haline gelmesinden duyulan rahatsızlığın bir sonucudur. Artık herkes biliyor ki PKK hiçbir kutsal değeri olmayan, ideolojisi olmayan taşeron bir örgüt konumundadır ve asıl amacı ülkemizde kardeş kavgası çıkartarak ülkemizin özgürleşmesini ve gelişmesini engellemektir.
Cinayet şebekeleri, terör ve şiddeti tırmandırarak Türkiye'nin insan hak ve özgürlüklerine dayalı yeni siyasi değişim ve dönüşümüne mani olmaya çalışmaktadır. Onlar istiyorlar ki, 1990'lı yılların olağanüstü hal koşullarına geri dönülsün, köyler yakılıp boşaltılsın, faili meçhul cinayetler başlasın ve her gün bir düzine insan sokak ortasında infaz edilsin. Onlar istiyorlar ki, İzmir de, İstanbul’da, Bursa’da, Akyazı’da Türk-Kürt kavgası çıkarılsın ve kardeşkanı aksın. Onların istediği budur. Terör ancak kandan beslenir, bunu unutmamamız gerekiyor.
Bugüne kadar Kürt kardeşlerimizin insan hak ve özgürlükleri çerçevesindeki bütün sorunlarıyla ilgilendik, onların derdini kendi derdimiz, onların sevincini bizim sevincimiz bildik. Bundan sonra da böyle olacak ve kardeşliğimizi hiçbir karanlık gücün bozmasına asla izin vermeyeceğiz. Hepimizin bu ülkedeki kaderi ortaktır, bir ve beraber oldukça sorunlarımızı yine güçbirliği yaparak inşah aşacağız. Yeterki aramıza nifak sokmaya çalışan şer güçlerinin oyunlarına gelmeyelim, birbirimize sahip çıkalım ve Türk-Kürt ayrımı yaparak fitne çıkarmak isteyenlere fırsat vermeyelim.
Son terör saldırılarında hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyor, evlatlarını yitiren ailelerin acısını yürekten paylaşıyoruz. Ülkemizin en önemli sorunu olan Kürt sorunu'nun çözümünü sağlayacak olan yeni ve sivil anayasanın biran önce hazırlanmasını ve terörün sona erdirilmesi için her türlü meşru ve makul tedbirlerin alınmasını talep ediyoruz.







