157.Basın Açıklaması Yapıldı

Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu 157. basın açıklamasını gerçekleştirdi.xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" />

Belediye parkı önünde toplanan grup adına açıklama yapan Sakarya Mazlumder Başkan Yardımcısı Abdulkadir Dinç, birbiri ardına ortaya çıkan darbe planlarıyla ülkenin geleceğinin karartıldığını söyledi.

Darbe planlarının doğruluğu yanlışlığı bir yana, düşünülmesi dahi korkunç olduğunu ifade eden Dinç, "Millete karşı böyle bir planların tasarlanmış olması canice, utanç verici, vahim ve haincedir. Bu normal bir insan aklı ve vicdanının kabul edeceği bir şey değildir. Ne yazık ki, silahlı kuvvetler içinde millete planlar kurarak birbirine düşürmeye çalışan, milletin dini ve manevi değerlerini iç tehdit unsuru olarak gören, kendi şahsi çıkarlarının sürekliliği için uğraşan, seçimle gelen hükümetleri düşürebilmek için kendi insanlarını topluca öldürmeyi göze alacak kadar darbe heveslisi hainlerin bulunduğu görülmektedir. Bu ayrık otları mutlaka temizlenmelidir. Darbe provası ve olağanüstü uygulamalara zemin hazırlayan EMASYA protokolünün iptal edildiğini duymak bu yönde olumlu bir adım olarak sevindiricidir" dedi.

Dinç, Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın hasta ziyareti için GATA'ya girememesinin Türkiye'nin ayıbı olduğunu ifade ederek, "Son haftaya GATA askeri hastanesindeki zulüm damgasını vurmuştur. Her tuğlası ödediğimiz vergilerle alınan, koridorları askere gönderdiğimiz gencecik evlatlar tarafından paspaslanan askeri hastaneden içeri Başbakanın hanımının dahi alınmadığını duyduk. Şaşırmadık. Başörtülü insanla, başbakan hanımı dahi olsalar askeri hastanelere giremezler, çocukları subaysa düğün törenlerine katılamazlar, yemin törenlerine alınmazlar. Sadece askerlerin müsaade ettiği tören, çocuklarının cenaze törenidir. GATA'ya girişte yıllardan beri devam eden uygulamayı hepimiz biliyoruz. Başörtüsü konusundaki göz yummanın kalıcı bir kazanım olmadığını anlamak için daha kaç yıl kaybedeceğiz? Göz yumma, hukuk devletinin değil hak ve özgürlükleri pazarlık unsuru haline getirmek isteyen devlet anlayışının eseridir. Bu ülkenin gerçek sahibi olarak, diyoruz ki; 'Bize silah doğrultan askerlerden hesap soracak. Alın terimizle toplanan vergilerle oluşturulan kurumlarda millete zulmedenlerden hesap soracak. İnsan hak ve özgürlüklerini teminat altına alacak. Sivil adil bir anayasa istiyoruz" diye konuştu.

Grup basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde dağıldı.