125.Açıklamayı Gerçekleştirdiler

Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu, 125. basın açıklamasını gerçekleştirdi.

Belediye parkı önünde grup adın yapılan açıklamada, "Hepinizin malumu olduğu gibi 125 haftadır burada başörtüsü mücadelesi ekseninde bir insan hakları mücadelesi verilmektedir. Başörtüsü sorununun birçok yer ve minvalde dile getirilmesi sorunun çözümü noktasındaki ısrarımızın ifadesidir. Asıl gündemimiz olan İşsizlik, gelir dağılımındaki adaletsizlik, eğitim öğretimdeki fırsat eşitsizliği, hayat pahalılığı, can ve mal güvenliği gibi temel konular bir tarafa bırakılarak 3 çeyrek asrı aşan süreden beri kısır bir döngü içerisinde hep aynı şeyler konuşuluyor ve hep aynı şeyler tartışılıyor. Her 10 yılda bir yapılan açık ve post modern darbelerle, parti kapatmalarla, kamusal alan, irtica, başörtüsü tartışmalarıyla Özgürlük alalarını kısıtlamalarla ülkemiz; adım, adım kriz, korku ve kaos ortamına sürüklenirken. Maddi ve manevi kalkınma, insan hakları, özgürlükler ve hukukun üstünlüğü gibi temel konularda bir arpa boyu yol alınamıyor. Müslümanların farklılıklarının kabul edilmesi için İslami anlam ve amaçlarımızdan vazgeçmemiz isteniyor" denildi.

Açıklamada, inancı gereği örtünerek okumak ve çalışmak isteyen müslüman kadının başörtüsü sorunu çözülmesi istenerek şunlara yer verildi; "Bugün hiçbir şey, ne birilerinin darbe tehditleri, ne ötekilerin toplumu bile sanık sandalyesine oturtan düşük zeka gösterileri, açık siyasi gerçekleri gölgeleyebilecek güçtedir. Halkın inanç ve düşüncelerine saygı duymayan siyasi seçkinleri bu halk gördü ki gerçekten bunlar demokrasi istemiyor ve insan hakları söylemlerinde de samimi değiller. İnanma ve inandığı gibi yaşama özgürlüğü Çağların ve yönetenlerin lütfettiği değil, kişiye yaratıcı tarafından doğuştan verilen vazgeçilmez, vazgeçilemez, devredilmez ve devredilemez bir haktır. Ve en az yaşama hakkı kadar kutsaldır. İnanma ve inandığını yaşama özgürlüğü bütün özgürlüklerin anasıdır. Bu özgürlüğün olmadığı bir ülkede adaletten söz edilemez. Serbest bırakıldığında üniversitelerde ve devlet kurumlarında kutuplaşmalara ve çatışmalara sebep olur. Siyasi bir simgedir, semboldür gibi ideolojik mülahazalara kurban edilemez. İnanan insanları temel hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakılmasının gerekçesi sayılamaz. Biz başörtülerimizi sadece başlarımıza değil, yüreklerimize bağladık. Her birimizin başına bir askerde dikseniz, başörtümüzü çekip alsanız bile, yüreklerimizden ona daha sıkı bağlanacağız. Bu değerimizi yitirmeyeceğiz."

Belediye parkı önünde grup adın yapılan açıklamada, "Hepinizin malumu olduğu gibi 125 haftadır burada başörtüsü mücadelesi ekseninde bir insan hakları mücadelesi verilmektedir. Başörtüsü sorununun birçok yer ve minvalde dile getirilmesi sorunun çözümü noktasındaki ısrarımızın ifadesidir. Asıl gündemimiz olan İşsizlik, gelir dağılımındaki adaletsizlik, eğitim öğretimdeki fırsat eşitsizliği, hayat pahalılığı, can ve mal güvenliği gibi temel konular bir tarafa bırakılarak 3 çeyrek asrı aşan süreden beri kısır bir döngü içerisinde hep aynı şeyler konuşuluyor ve hep aynı şeyler tartışılıyor. Her 10 yılda bir yapılan açık ve post modern darbelerle, parti kapatmalarla, kamusal alan, irtica, başörtüsü tartışmalarıyla Özgürlük alalarını kısıtlamalarla ülkemiz; adım, adım kriz, korku ve kaos ortamına sürüklenirken. Maddi ve manevi kalkınma, insan hakları, özgürlükler ve hukukun üstünlüğü gibi temel konularda bir arpa boyu yol alınamıyor. Müslümanların farklılıklarının kabul edilmesi için İslami anlam ve amaçlarımızdan vazgeçmemiz isteniyor" denildi.

Ali Y. İHA