Bilal Soykan ve Osman Karaoğlan ve Hasan Akcan, HASAN YAZICI
Çetinler Kereste İnşaat Akyazı
Akyazı Aktaş Sürücü Kursu

SAĞLIK-II BÖLÜM

2018-08-07 10:46:00
1389 OKUNMA

Halil AKAN

SAĞLIK-II BÖLÜM:

Geçen haftaki yazımda sizlerle hastalıkların sayı ve çeşit olarak artış gösterdiğine, çözüm olarak görülse gerek hastane sayısının da artığına değinmiştik. Hastalıkların artış sebeplerini, hükümetçe alınması gereken tedbirleri bu yazımda sizlerle paylaşmaya çalışacağım. Birileri çeşit çeşit hastalıklar çıksın istiyor ki ilaç satacak, hizmet satacak bu yolla para kazanacak.  Farkındaysanız hangi konuyu ele alsak ilk karşımıza A D A L E T kavramı çıkıyor. Neden mi? Adalet iyi çalışmaz, kanunlar suç işleyenleri caydıracak ölçüde olmazsa adil ülke olamazsınız. Halkın sağlığı ile oynayan sahte ilaç, sahte gıda maddeleri satan,  gereksiz tetkiklerle halkı ve devleti zarara uğratan, biçare umut arayanları dolandıran umut tacirlerine çok ağır cezalar verilmediği müddetçe hiçbir alanda huzur, barış, adalet sağlanamaz. Bu konuyu sayfalar dolusu yazsak bitiremeyiz. Aslında çokta zor değil, doğruyla yanlışı, suçluyla suçsuzu ayırıp, hak edene hak ettiğini veren kanunlar çıkarmadığınız müddetçe halk sağlığı ve huzurunu koruyamazsınız.

Halk hep hasta çünkü artık her şeyin hazırını tüketiyoruz. Hazır gıdalar halk sağlığının en büyük tehdidi.  Yumurtadan ekmeğe, meyve sebzeden et’e her şeyin doğallığı gitti. Yeni moda organik üretim, eski insanların üretimi neydi acaba. Biz son 5 yılda toprağa beton eker olduk hem de işin acınacak kısmı bunu devlet teşviki ile yapıyor olmamız. her yanımızı. Toprak öyle bir nimettir ki, ne ekerseniz onu biçersiniz, beton ekilen topraktan ne bekleyebiliriz ki.  Köy diye bir kavram bırakılmadı, bu da yanlış bırakalım köy köy olarak kalsın, şehir şehir olarak kalsın. İsteyen istediği yerde yaşasın. Biz gıda ihtiyacımızı nereden karşılayacağız Allah aşkına. Sonra tabi ki çeşit çeşit hastalıklar türer.  Hastaneler dolar taşar. Yaşam kalitesi, doğurganlık azalır.

Peki, hükümet ne yapmalı;  mesela bakanlıklar neden vardır.  Bakanlara onca danışman neden verilir. Bakanlarımız şöyle bir yol izlense fena mı olur.  Ekonomi bakanı buna benzer bir şey yaptı ama tam anmalı ile benim istediğim ölçüde olmadı, şekil olarak evet ama içerik olarak aynı olmadı. Nedir bu? Örneğin sağlık ve gıda tarım bakanlığı,  SAĞLIK konusunda ilgili iki bakanlık ıslak imzalı güzel bir davetiye hazırlayarak ülke içinde olsun ülke dışında olsun bu konuyla alakalı her uzmana davetiye gönderecek.  Davetiyede ; “ülkemizin bu alandaki sorunları ve çözüm önerileriniz hakkında değerli çalışmalarınızla ve katılımlarınızı bekliyoruzBu ülkeyi seven herkesi bu oluşuma davet ediyoruz.”  Yazsa, cumhurbaşkanımızın yaptığı muhtarlar toplantısı gibi ve/veya bir milli müsabakada mili takım teknik direktörünün tüm Türk kökenli futbolcuları çağırdığı gibi tüm bakanlar bunu yapabilir.  Bu teklife hangi vatansever hayır derki.  Bunu tüm bakanlıklar yapmalı. Gerekirse toplantılar rutin olarak tekrarlanmalı. Dedim ya yöntem değil asıl çözüm yönetenlerin niyetlerinde gizlidir.

Anlaşılacağı üzere hükümetten beklenen çok şey var, ya birlikte kalkınacağız ya da üç kuruşa muhtaç hale geleceğiz. Millet üzerine düşeni yaptı, oy istendi verdi, destek istendi oldu. Budan sonrası siyasilerin elinde çünkü sınırsız imkânlara sahip olanlar kendileri. Önce kanunlar çıkarılmalı. Suç işlemek cazip olmaktan çıkarılmalı. Bu da yetmez milletin maneviyatına, genç neslin ahlakına önem verilmeli, aksi halde hırsızlık artar, zina artar, adam öldürme artar, yolsuzluk artar. Maneviyatı güçlü, dini değerlerini gerçek kaynağından (sahih kaynaklardan) öğrenmiş bir gençliğe sahip olursak bu millet ne açlıkla ne yoklukla ne kıtlıkla sınanamaz, sınansa da teslim olmaz.

-Hastaneler deki yoğunluğu azaltmak için şehir hastanelerinden çok sağlıklı beslenmeye ihtiyaç var. Mesela her eve giren temel gıdamız olan un yani ekmek için gereken düzenleme yapılsa halk sağlığı olumlu yönde değişecektir.

-Hastanelerimizin aynı alanda hizmet vermektense en azından her ilde bir büyük hastanenin sadece yatar yani yoğun bakım hastalarına yönelik olması bence daha faydalı olacaktır. O hastanenin hemşiresi de doktoru da, memuru da o yönde eğitimli kadrolardan seçilmiş olmalı ve böylece yoğun bakım hastalarının ve yakınlarının il dışına sevklerinin de önüne geçilmiş olacaktır. - Halkın tükettiği gıdaları yıllık tüketim miktarının tespit edilip gerekli hasadı yapacak miktarda arazinin ayrılıp ya doğrudan devlet eliyle ve/veya teşvik yolu ile üretimine imkân sağlamak. Sağlığa zararlı gıda tüketiminin önüne geçmek

-Kontrolsüz gıda ithalatının önüne geçilmeli, tarımda suni-kimyasal gübre kullanımı, GDO’lu tohum kullanımı yasaklamalı. Doğal (organik) tarım yapanlara daha fazla teşvik verilmeli.

-İmar kanununda derhal değişiklik yapılarak tarım arazilerinin betonlaştırılmasının önüne geçilmeli.

-Her köye devlet desteği ile( gerekirse 1-2 yıl maaşlarını devlet ödeyecek) Ziraat mühendisi ve veteriner hekim görevlendirilerek köylünün yeniden tarımsal üretime geçmesi teşvik edilmeli. Köyden kente göçün önüne geçilmeli.

-Doktorların en ufak şikâyetlere ilaç, MR, Tomografi,  röntgen, Anjiyo vb. yapılmasının önüne geçilmeli. Sıklıkla bu yönde işlem yapan hekim ve hastaneler denetlenmeli, basında isimleri afişe edilmeli hatta para cezası verilmeli.

-Yurt dışından her şeyin ithaline izin verirseniz, yeterli denetimlerini yapmazsanız, halkınızın ne yediği ne içtiğini denetim altında tutmazsanız, hastalanmanın, hastalık harcamalarının önüne geçilemez.

-Son günlerde tv haberlerinde sıklıkla yer alan, vampir kelebekler sizce ülkemizde kendiliğinden mi oluştu? Etrafı düşman istilasında olan ülkemin idarecileri bunu başkaları getirip atmış olabilirler mi?

Stokçulara fırsat vermemek adına her ürünün fiyatının anormal artışına hemen ithalata sarılmak yerine denetimli ve bilinçli tahıl, et, sebze üretimi yapılması gerekmekte hatta o stokçuların kim oldukları bellidir, onlara yaptıklarını yanına kar bırakmayacak ceza ve yaptırımlar uygulanması gerekmektedir.

Son olarak sözü yine adalet mekanizmasına bağlayarak sonlandırmak istiyorum. Bizim millet bahçesinden önce adalet kanunlarına, üretme ihtiyacımız var. Çok kötü durumdayız. Her gün haberlerde adam öldürme, gasp, hırsızlık, dolandırıcılık, şiddet gibi olayların yaşandığını görmekteyiz. Bunun yegâne sebebi adaletin düzgün işlemeyişi, yeterli kanunların olmaması ve/veya uygulanmaması ile alakalıdır. Siz her konuyu kapsayacak adalet çizgisini çizin, suçluya suç işleme cesareti vermeyecek kanunlar çıkarın ancak o sayede halk içinde huzuru sağlamış olursunuz. Yoksa bir şeyleri yapmak çok önemli değil yapılan yapılandan daha hızlı yıkılır. Mesele yıkım zihniyetine fırsat vermemek olmalıdır. Halkının sağlıklı beslenmesi hükümetin birincil görevlerindendir. Halkın sağlıklı beslenmesine yapılacak harcamalar hastane yapmaktan daha ucuzdur. Herkese sağlıklı günler diliyorum. Duam odur ki,  âlemlerin efendisinin ümmeti ile övündüğü ümmet sıfatına yakışır yaşarız, aksi halde dünyamızda harap ahretimizde harap olacaktır.

YORUM YAZ

ADINIZ SOYADINIZ:
YORUMUNUZ:

Diğer Yazıları

Bakan duyurdu 47 ilaç daha geri ödeme listesine alındı
1 / 15
İstanbul Outlet

YAZARLARIMIZ

   

EN ÇOK OKUNANLAR

EN ÇOK YORUMLANANLAR

AKYAZI HABER

Arşiv Haber Arama

Akgün Restoran