20 Nisan 2024 | Cumartesi
HAYAT PAHALILIĞI....
2021-06-28 11:43:13
1479 OKUNMA
Halil AKAN
Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi tüm inanların üzerine olsun. Uzun bir aradan sonra yeni bir yazıda sizlerle dertleşmek için bana bu fırsatı veren rabbime sonsuz şükürler olsun. Bugün sizlere son yıllarda hızla artan fiyatların ve dolayısı ile hayat pahalılığının sebeplerinin nedenleri hakkındaki kendi görüşlerimi aktarmaya çalışacağım.
Bir çoğunuz hayat pahalılığının, devletin yanlış politikalarından, öncelik sıralamasındaki yanlışlarından, zayıf ekonomiden, üretime yeterince destek verilmemesi gibi nedenlerden kaynaklandığını söyleyeceksiniz. Elbet teki bunlar fiyatların artmasında önemli birer etken fakat, ben size kendimce asıl nedenin bunlarında ötesinde bir şey olduğunu anlatacağım.
Evet, eğer kendi tükettiğiniz kadarını üretmiyorsanız planlama da hata yapıyorsunuz demektir. üretimin azlığı, ithalata dayalı ekonomi, denetimsizlik vs vs bütün bu saydıklarımız dünyalık etkenler. Ben ise hayatın bu denli pahallı hale gelişinin asıl nedeninin; %99'unun Müslüman olduğu söylenen bu necip milletin, kendisine bir lütuf ve ikram olarak sunulan dinini hakkıyla öğrenip, yaşamamasından kaynaklandığını düşünüyor ve inanıyorum. Nasıl Müslümanlıktır ki bu, ne ticaretimiz İslam’a uygun, ne kıyafetimiz ne de yaşantımız. Hal böyle olunca da, Allah bizi kıtlıkla da imtihan eder, zalimin zulmüyle de, hayat pahalılığıyla da. Rızkı veren Allah'tır. Bizler onun mülkünde yaşayıp, onun emir ve yasaklarına aykırı yaşamaya devam edersek Allah cc ‘de bizden nimetini çekecektir. Bunu ben demiyorum kainatın sahibi Allah cc yüce kitabımız kura-ı keriminde böyle beyan ediyor.
Böyle devam edersek daha kötü günlerin bizi beklediğini düşünmek, görmek çokta zor olmasa gerek. Öte yandan hayat pahallı evet sürekli ürün fiyatları artıyor, herkes zam üstüne zam yapıyor, nede olsa millet almaya devam ettiği gibi, kurumlar da hesap sormuyor. fırsat bu fırsat deyip herkes kesesini doldurmanın derdinde.
Bazı firma temsilcilerinden hammadde tedarikinde sıkıntı yaşadıklarını duyuyorum, yine kirli oyunlar oynanıyor demektir. her yazımda değinmeden geçemediğim bir husus var yine değineceğim ; adil devlet olamazsanız, mazlumun hakkı gasp edilirken ona sahip çıkmaz, zalimin yaptığına sessiz kalır onu serbest bırakırsanız, adaletten bahsedemezsiniz. neyse bunu başka bir yazımızda ele alırız biz konumuza geri dönelim.
Bakın hayat çok pahalandı diyoruz ya sizinle istatistik kurumun bir verisini paylaşmak istiyorum. "Son beş yılda ithal edilen cep telefonuna adet başına ortalama 210 dolar ödeme yapıldı. 2019'da ortalama 152 dolardan 12 milyon 124 bin cep telefonu ithal edilirken 2018'de ise 9 milyon 820 bin telefona ortalama 200 dolardan 1 milyar 966 milyon dolar harcandı."
Bu sadece cep telefonuna harcanan para. Şuan piyasada 2000 tl den aşağı bir telefon yokken bir ev de kaç telefon var? hani hayat çok pahallıydı. Alın size başka bir örnek; bugün en kötü araç (dünyada benzeri olmayan bir şekilde fiyatları üçe katlamışken) 250-350 000 tl iken, bayilerde araç yoksa, araç yoğunluğundan gideceğiniz yere vaktinde gidemiyorsunuz, oto parklar, AVM'lerin oto parkları hınca hınc doluysa hayat pahalılığından nasıl söz edebiliriz ki?
Yazımın en başında belirttiğim gerekçeler evet hayat pahalılığının nedenleri fakat, bizde hiç mi suç yok. çözüm aslında çok basit. Önce inandığın dini hakkıyla yaşa ve temsil et, bak Allah cc sana nasıl bereket yağdırıyor gör. buna ilave gelen zam yapanın ürününü satın alma, dursun raflarda, depolarda, satabiliyorsa satsın Avrupa’ya, ihracat yapsın. Bak o zaman her şey nasıl nizama uygun oluyor. biz bu bilinç ve şuurla hareket edersek hayat pahallılığı da , adaletsizlikte, zulüm de son bulacaktır.
son olarak, geleceğimiz dediğimiz evlatlarımızı ihmal etmeyelim. onları güzel ahlak üzere, şefkat, ilgi ve sevgiyle büyütelim. büyütelim ki sonra bize farklı davranmasınlar, davranışları ile bizi şaşırtmasınlar. unutmayalım ki, ne ekersek onu biçeriz. sağlıcakla kalın Allah'a emanet olun.
"İnne-ddîne ‘inda(A)llâhi-l-islâm(u)(k) vemâ-ḣtelefe-lleżîne ûtû-lkitâbe illâ min ba’di mâ câehumu-l’ilmu baġyen beynehum(k) vemen yekfur bi-âyâti(A)llâhi fe-inna(A)llâhe serî’u-lhisâb(i)." (Ali İmran 19)
"Şüphesiz Allah katında din İslâm’dır. Ehl-i kitap, ancak kendilerine Peygamber’in hak olduğuna dâir bilgi geldikten sonra, aralarındaki kıskançlık yüzünden anlaşmazlığa düştüler. Artık kim Allah’ın âyetlerini inkâr ederse, şunu bilsin ki Allah, elbette hesâbı çok çabuk görendir.
YORUM YAZ
Diğer Yazıları
1 / 15
YAZARLARIMIZ
EN ÇOK OKUNANLAR
EN ÇOK YORUMLANANLAR
AKYAZI HABER
Arşiv Haber Arama
SAYFALAR
© 2006 - 2021 tüm hakları saklıdır. Yazılı izin olmaksızın yeniden yayımı suç teşkil eder.