Bilal Soykan ve Osman Karaoğlan ve Hasan Akcan, HASAN YAZICI
YÖNYAP YAPI
Toprak Turizm

OSMANLININ SÜRGÜNÜ…

2016-03-03 00:00:00
2066 OKUNMA

Mehmet TAŞTAN

3 MART 1924 OSMANLI HANEDANI'na YURDU TERK ETMESİ İÇİN 72 saat verildiği gün…
3 Mart 1924 tarihinde 431 numaralı kanun ile hanedan mensupları dönüşü olmayan sadece gidişi olan bir pasaportla bir yolculuğa yollanmış ve sınır dışı edilmişti.
Osmanlı coğrafyasının dört bir yanında belki de birbirlerini hiç görmemiş, haberleşme imkânı bulamamış hanedan mensuplarının ülkeyi terk etme emri verilmişti…
Hepsi birbirinden uzaklarda, farklı ülkelerde çileli bir hayatın mücadelesine başladılar…
Sultan Vahideddin Han "Benim milletimin ocağı yanıyor, bir köşk yansa ne olur." diyerek yola çıkmıştı…
600 yıllık bir hanedanın kapı dışarı edilişini ve sürgün sonrası yaşanılan çileli yıllarını anlatan Ekrem Buğra Ekinci’nin ‘’Sürgündeki Hanedan’ ’adlı kitabı Timaş yayınevi tarafından basıldı.
Temin edip gözyaşları ile okuyabilirsiniz…
‘’Hemen hemen hepsi sürgünde vatansız, pasaportsuz yaşadı. İlaç parası bulamadığı için dilenenler, konu komşunun getirdiği bir tas çorba ile yaşayanlar, açlıktan ölenler, sefalet sebebiyle intihar edenler, kimsesizler mezarlığına gömülenler oldu.’’
Muhammed Kutsal ise yazdığı şiir ile ‘’3 Mart’’  sürgününü anlatıyor…
3 Mart Hüzne boğulduk.
3 Mart Kederimiz yüreklerimizi dağladı.
3 Mart Hatıralarımızla yasa boğulduk.
3 Mart Hasretimizle kara toprağa gömüldük.
3 Mart Gurbetin beşiğinde muhtaçlığı gördük.
3 Mart Acının narkozsuz ameliyat olduğunu yaşadık.
3 Mart Haykırışlara terk edildik.
3 Mart Yurdumuzu terk ettirildik.
3 Mart Arkamıza baktık VATANIM dedik.
3 Mart Biz Allah'a isyan etmedik.
3 Mart Boynumuzu eğdik KUTSAL'ımıza sövdürmedik.
3 Mart Biz bu vatanın altı yüz sene Hanedân-ı Âl-i Osman'ı idik.
3 Mart Dedelerimi sınır boyunda kaybedişimin kara günüydü.
3 Mart Bizi sürgüne yollayışlarının yıl dönümüydü.

Ben bu vatan hasreti ile yanan ailemi 3 Mart'ta kaybettim.

Derdimiz ne saraylardı ne köşkler ne yalılar,
Ne yakutların, ne elmasların ne de tapuların derdine düşmüştük.
Bizim malımız varsın millete feda olsun, helal olsun,
Bu necip milletin evlatlarına az da gelirdi.

Aşına hasrettik,
Boğazın akışına özlemdik,
Mukaddes emanetlere vuslattık,
Milletimize sadakatle İslamiyet’e hizmetteydik.
Ben aşsız kaldım ama topraksız kalmadım.
Ben dedemi hiç görmedim.

1952 yılında çıkan kanunla hanedan mensuplarından sadece kadınların ülkeye dönmesine izin verilir…
1974 yılında çıkan kanunla hanedan mensuplarından erkeklerinde ülkeye dönmesine izin verilir…
Bu millet Osmanlı'ya yapılan bu vefasızlığın vebalini nasıl öder?
Hayatta olan, ülkemizde bulunan ve bulunmayan hanedan mensuplarına, Rabbim hayırlı ve huzurlu ömürler versin…
Onlara layıkıyla sahip çıkamadığımız için bizleri affetsinler…

 

YORUM YAZ

ADINIZ SOYADINIZ:
YORUMUNUZ:

Diğer Yazıları

Bekirpaşa kavşağında kaza
1 / 15
Murat Optik

YAZARLARIMIZ

   

EN ÇOK OKUNANLAR

EN ÇOK YORUMLANANLAR

AKYAZI HABER

Arşiv Haber Arama

Green Garden